.tr Uzantılı İnternet Alan Adı Uyuşmazlıkları ve Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Mekanizması
- arbitrationblog
- Aug 15
- 9 min read

I. Giriş
İnternet alan adları, dijital dünyada markalar ve işletmeler için kritik bir değere sahiptir. Özellikle “.tr” uzantılı alan adlarının tahsisi ve yönetiminde son yıllarda önemli değişiklikler yapılmıştır. 14 Eylül 2022’de TRABİS (“.tr” Ağ Bilgi Sistemi) faaliyete geçmesiyle birlikte “.tr” uzantılı alan adlarının tahsisinde “ilk gelen alır” prensibi getirilmiştir. Bu yenilik, belgeye dayalı tahsis zorunluluğunu büyük ölçüde kaldırdığı için alan adı sahiplik haklarına ilişkin uyuşmazlık riskini de artırmıştır. Bu bağlamda, hak sahiplerini korumak amacıyla alternatif uyuşmazlık çözüm mekanizması (“UÇM”) devreye alınmıştır.
Türkiye’de uygulanan İnternet Alan Adları Yönetmeliği (“Yönetmelik”) ve İnternet Alan Adları Uyuşmazlık Çözüm Mekanizması Tebliği (“Tebliğ”), .tr uzantılı alan adlarıyla ilgili anlaşmazlıkların hızlı ve etkin bir şekilde çözülmesini hedefleyen bu sistemi ayrıntılı olarak düzenlemektedir.
II. Uyuşmazlık Çözüm Mekanizmasının Yasal Dayanağı
.tr uzantılı alan adı uyuşmazlıkları, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu ve bu Kanun’a dayanarak çıkarılan İnternet Alan Adları Yönetmeliği ile düzenlenmiştir. Yönetmelik, “.tr” uzantılı alan adlarının yönetimine ilişkin usul ve esasları belirlerken, ortaya çıkacak uyuşmazlıklara mahkemelere alternatif bir çözüm yolu öngörmüştür.
Yönetmelik’in 23. maddesi uyarınca “Alan adları ile ilgili ihtilaflar alternatif olarak UÇHS’ler tarafından işletilen uyuşmazlık çözüm mekanizması vasıtasıyla çözülür. Uyuşmazlık çözüm mekanizmasının işletilmesine ilişkin usul ve esaslar Kurum tarafından düzenlenir.”. Uyuşmazlık çözüm mekanizmasının işletilmesine dair usul ve esasları belirleme görevi Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na (BTK) verilmiştir. BTK bu çerçevede 21 Ağustos 2013’te “İnternet Alan Adları Uyuşmazlık Çözüm Mekanizması Tebliği”’ni yayımlamış; daha sonra ihtiyaçlar doğrultusunda Tebliğ’i 30 Aralık 2021’de güncellemiştir. Güncel Tebliğ, uyuşmazlık çözüm hizmet sağlayıcıların (UÇHS) kriterlerini, hakemlerin çalışma usulünü ve başvuru süreçlerini detaylandırmaktadır.
Yönetmelik’in 7. maddesine göre, “.tr” uzantılı bir alan adı tahsisi için başvuru yapan herkes, başvuru aşamasında üçüncü kişilerin haklarını ihlal etmeyeceğini ve ileride bir alternatif uyuşmazlık çözüm süreci başlarsa buna katılacağını peşinen kabul etmektedir. Yani alan adı sahibi, daha en baştan bu mekanizmaya rıza göstermiş olur. Ancak alternatif uyuşmazlık çözüm mekanizması zorunlu değildir; taraflar dilerse doğrudan yargı yoluna da gidebilir. Nitekim mevzuat, uyuşmazlık çözüm mekanizmasının ihtiyari olduğunu, mahkemeye erişim hakkının saklı olduğunu vurgulamıştır Yine de bu mekanizmaya başvurabilmek için önemli bir koşul, aynı konuda daha önce dava açılmamış olmasıdır. Başvuru yapıldıktan sonra hakem karar verene dek dava açılmaması gerekir; aksi halde süreç sonlandırılmaktadır.
Not: TRABİS devreye girmeden önce (14 eylül 2022’den önce) tahsis edilmiş ve henüz trabis üzerinde yenilenmemiş bazı eski .tr uzantılı alan adları, geçici maddeler gereği bu alternatif mekanizmanın kapsamı dışında tutulmuştur. Bu eski kayıtlı alan adlarında, yenilenme yapılana kadar uyuşmazlıklar ancak mahkeme yoluyla çözülebilmektedir. Ancak 14 eylül 2022 sonrası tescil edilen veya yenilenen tüm .tr alan adları, UÇM sürecine tabidir.
III. Uyuşmazlık Çözümü Hizmet Sağlayıcıları
Türkiye’de .tr uzantılı alan adı uyuşmazlıklarının çözümü, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından yetkilendirilen Uyuşmazlık Çözüm Hizmet Sağlayıcıları (“UÇHS”) aracılığıyla yürütülmektedir. Bu kurumlar, alan adı uyuşmazlıklarında başvuruları kabul etmek, hakem veya hakem heyetini atamak, süreci mevzuata uygun şekilde yürütmek, kararları TRABİS’e ve ilgili kayıt kuruluşuna iletmek, ayrıca kararların kamuya açık biçimde yayımlanmasını sağlamakla yükümlüdür. UÇHS olabilmek için Tebliğ’de düzenlenen kriterleri sağlamak gerekmektedir; bunlar arasında Türkiye’de kurulu tüzel kişilik olmak, alan adı uyuşmazlıklarında görev alabilecek yeterlilikte en az 10 hakemi listesinde bulundurmak, teknik altyapı ve elektronik başvuru sistemine sahip olmak, veri güvenliğini sağlamak ve tarafsızlık-ilkesine uygun faaliyet göstermek yer almaktadır.
2025 itibarıyla BTK tarafından yetkilendirilmiş üç UÇHS bulunmaktadır: İstanbul Tahkim Merkezi (ISTAC), TOBB Uyum Arabuluculuk ve Uyuşmazlık Çözüm Merkezi ve Bilgi Teknolojileri ve İnternet Güvenliği Derneği (BTİDER). Her UÇHS, bir hakem listesine sahiptir ve bu listeler; fikri mülkiyet hukuku, marka hukuku, bilişim hukuku veya ticaret hukuku alanlarında uzman avukatlar, akademisyenler ve hukukçulardan oluşmaktadır. Başvuru sahibi şikâyetçi, hangi UÇHS üzerinden başvuru yapacağını serbestçe seçebilmektedir.
IV. Başvuru Usulü
Uyuşmazlık çözüm mekanizması, UDRP’ye benzer biçimde büyük ölçüde çevrimiçi yürütülen, yazılı beyan ve delillere dayalı hızlı bir süreçtir.
Başvuru usulü ve içeriğine ilişkin Tebliğ m. 7 hükmü aşağıdaki gibidir:
"Uyuşmazlık çözüm mekanizmasına başvuru
MADDE 7 – (1) Yönetmeliğin 25 inci maddesinin birinci fıkrasında geçen şartların birlikte sağlandığını iddia eden şikâyetçi, uyuşmazlığın çözümü için, tercih ettiği UÇHS’nin internet sayfasında başvurusunu yapabilir.
(2) UÇHS kapasitesinin yetersiz kaldığı durumlarda başvuruyu kabul etmeme hakkına sahiptir. UÇHS başvuruyu kabul ya da reddettiğine dair cevabını bir iş günü içerisinde şikâyetçiye bildirir.
(3) Şikâyetçi, başvuruda bulunduğu UÇHS tarafından kendisine karar bildirilene kadar aynı şikâyet konusunda başka bir UÇHS’ye başvuruda bulunamaz.
(4) Şikâyetçi, aynı kişiye tahsisli birden fazla İAA’ya ilişkin tek bir başvuruda bulunabilir.
(5) Şikâyetçi başvurusunda uyuşmazlığın bir hakem tarafından ya da üç hakemden oluşan bir heyet tarafından ele alınmasına ilişkin tercihini belirtir.
(6) Şikâyetçi başvurusunda;
a) Kendisinin ve varsa kendisini temsile yetkili kişinin iletişim bilgilerini,
b) Şikâyete konu olan İAA’yı,
c) Şikâyete konu olan İAA’ya ilişkin iptal ya da devir talebini,
ç) İddiasını destekleyici tüm bilgi ve belgeleri ve beş bin kelimeyi aşmayacak şekilde başvuru şartlarının sağlanması ile ilgili gerekçeleri,
d) UÇHS tarafından istenen diğer bilgi ve belgeleri,
e) Aynı şikâyet konusu ile ilgili olarak daha önce başka bir UÇHS’ye veya mahkemeye başvuruda bulunup bulunmadığını ve alınmış herhangi bir karar olup olmadığını,
f) Şikâyetinde belirttiği hususların eksiksiz ve doğru olduğuna dair beyanını,
UÇHS’ye bildirir.
(7) Şikâyetçi başvuru sonrasında ek bilgi, belge ve deliller sunabilir. Bunların değerlendirmeye alınması hakem veya hakem heyetinin takdirindedir.
(8) UÇHS, başvuruda bir eksiklik tespit etmesi halinde durumu şikâyetçiye bildirir ve eksikliğin giderilmesi için şikâyetçiye beş gün süre verir. Bu süre içinde eksikliklerin giderilmemesi halinde başvuru geçersiz sayılır. Ancak bu durum şikâyetçinin yeniden başvuru yapmasına engel teşkil etmez.
(9) UÇHS, başvuruyu kabul etmesini müteakip uyuşmazlığa konu olan İAA’yı derhal TRABİS’e ve ilgili KK’ya bildirir. UÇHS tarafından konu ile ilgili olarak internet sayfasında duyuru yapılır ve İAA dondurulur."
Uyuşmazlık çözüm süreci genel hatlarıyla şu şekilde işlemektedir:
1. Şikâyet Başvurusu
Şikâyetçi, tercih ettiği UÇHS’nin internet sitesinde çevrimiçi olarak başvuru yapar. Başvuru formunda uyuşmazlık konusu alan adı, talep (alan adının iptali veya şikâyetçiye devri istenir), iddiaları destekleyen deliller ve hakem tercihi (tek hakem veya üç kişilik hakem heyeti) gibi bilgiler sunulur. Başvuru yapılırken UÇHS’nin belirlediği başvuru ücretinin de yatırılması gerekir.
Kurumların internet sitelerinde yer alan güncel başvuru ücretleri aşağıdaki gibidir:
Kurum | Hakem Sayısı | Merkez Ücreti | Hakem Ücreti | Toplam (KDV Dahil) |
TOBB UYUM | 1 Hakem | ₺2.500 | ₺5.000 | ₺7.500 |
TOBB UYUM | 3 Hakem | ₺7.500 | ₺15.000 | ₺22.500 |
ISTAC | 1 Hakem | ₺1.500 | ₺3.000 | ₺4.500 |
ISTAC | 3 Hakem | ₺4.500 | ₺9.000 | ₺13.500 |
BTİG | 1 Hakem | ₺2.500 | ₺5.000 | ₺7.500 |
BTİG | 3 Hakem | ₺7.500 | ₺15.000 | ₺22.500 |
Bu tutarlar, UDRP süreçlerindeki $1500+ masraflarla kıyaslandığında oldukça erişilebilir düzeydedir
2. Başvurunun Kabulü ve Alan Adının Dondurulması
UÇHS, başvuruyu aldıktan sonra bir iş günü içinde şekil şartları bakımından inceleyip kabul ettiğine dair şikâyetçiye bilgi verir. (UÇHS, kapasitesi yetersizse başvuruyu hiç kabul etmeme hakkına da sahiptir) Başvuru kabul edilirse UÇHS aynı gün uyuşmazlık konusu alan adını BTK’nın TRABİS sistemine ve ilgili kayıt kuruluşuna bildirir ve alan adı derhal dondurulur. Dondurma (TRABİS tarafından “alan adı üzerinde işlem kısıtlaması”) sayesinde şikâyet konusu alan adının kayıt bilgilerinin değiştirilmesi, başka birine transferi, satış veya silinmesi önlenir; sadece süresi gelirse yenilenmesine izin verilir. Bu, uyuşmazlık çözülene dek mevcut durumu koruyan önemli bir tedbirdir.
3. Şikâyetin Karşı Tarafa İletilmesi
UÇHS, başvuruyu kabul ettikten sonra en geç bir iş günü içinde şikâyet edilen tarafa (alan adı sahibine) şikâyet dilekçesini ve eklerini ileterek onu bilgilendirir. Bildirim elektronik ortamda (e-posta) yapılabilir; UÇHS’nin web sitesinde de uyuşmazlık başladığı ilan edilir.
4. Cevap Dilekçesi
Tebliğ madde 9 uyarınca, şikâyet edilenin bildirimden itibaren 10 gün içinde UÇHS’ye yazılı savunmasını (cevap dilekçesini) sunma hakkı vardır. İhtiyaç halinde UÇHS makul gerekçeyle kısa bir ek süre verebilir. Şikâyet edilen, cevap dilekçesinde iddialara yanıt vermenin yanı sıra, kendisi de hakem sayısı tercihini (tek hakem mi, heyet mi istediğini) burada belirtir. Şikâyet edilen taraf süre içinde hiçbir cevap vermez ve ek süre de talep etmezse, süreç şikâyetçinin sunduğu bilgi ve belgelere dayanarak tek taraflı olarak ilerler; hakem, eldeki mevcut delillerle kararını verir. Bu durum UDRP’deki “varsayılan (default)” karar uygulamasına benzemektedir. Cevap vermemenin yaptırımı olarak şikâyetçinin iddiaları, aksi ispata muhtemel delil olmayacağı için, genellikle kabul görür.
5. Tek Hakem veya Hakem Heyetinin Belirlenmesi
Uyuşmazlığı karara bağlayacak hakem(ler), UÇHS tarafından UÇHS’ye kayıtlı hakem listelerinden seçilir. Eğer tek hakemli çözüm istenmişse ve her iki taraf da buna razıysa, UÇHS listeden bir hakem atar. Taraflardan biri üç kişilik hakem heyeti talep ettiyse, süreç biraz farklı işler: UÇHS, her iki taraftan da kendi hakem listesinden ikişer hakem ismi (biri yedek olmak üzere) bildirmelerini ister. Tarafların önerdiği bu hakemlerden biri şikâyetçi, biri şikâyet edilen tarafından seçilmiş olur; üçüncü hakemi ise bu iki seçilen hakem, UÇHS listesinde yer alan kişiler arasından birlikte belirler. Taraflardan biri hakem seçimi için isim bildirmezse, o taraf adına seçimi UÇHS yapar. Hakem atamaları, şikâyet edilenin cevap süresi bittikten hemen sonra tamamlanır; örneğin şikâyet edilen heyet istemişse, cevabın iletilmesini takiben 2 iş günü içinde heyet oluşturulmuş olur.
6. Karar Aşaması
Atanan hakem veya hakem heyeti, dosyayı oluşturan belgeleri, tarafların iddia ve savunmalarını inceleyerek ilgili mevzuat, içtihat ve yargı kararlarını da göz önünde bulundurup bir karar verir. Tebliğ, hakem(ler)in cevap süresinin bitiminden itibaren 15 gün içinde kararını açıklaması gerektiğini belirtir. Bu süre, sürecin hızlılığını sağlamak adına konulmuştur. Hakem/heyet, şikâyetçinin talebi doğrultusunda alan adının iptaline, şikâyetçiye devrine veya şikâyetin reddine karar verebilir. Karar gerekçeli olarak yazılır. Uyuşmazlık çözüm mekanizmasında hakemler sadece alan adı üzerinde işlem tesis edebilir; mahkemelerin aksine tazminat, vekalet ücreti, ihtiyati tedbir gibi konulara giremezler. Bu, UDRP ile paraleldir. Zira her iki sistem de yalnızca alan adına (kalması, silinmesi veya transferine) ilişkin karar verir.
7. Kararın Bildirimi ve Yayınlanması
Hakem kararını UÇHS’ye iletir iletmez, UÇHS bir iş günü içinde kararı gerekçesiyle birlikte TRABİS’e, ilgili kayıt kuruluşuna ve taraflara bildirir. Ayrıca şeffaflık açısından, UÇHS kararın tam metnini (aksi kararda belirtilmedikçe) kendi internet sitesinde ilan eder. İlan edilen bilgiler arasında uyuşmazlık konusu alan adı, başvuru ve karar tarihi, tarafların adı (şikâyetçi ve şikâyet edilen) yer alır.
Nitekim sistem yeni olmakla birlikte, bir yıldan fazla sürede birçok karar yayımlanmış ve bu sayede uygulamaya ilişkin bir içtihat birikmeye başlamıştır.
8. Kararın Uygulanması
Hakem kararının taraflara tebliğinden itibaren 10 iş günü beklenir. Bu süre içinde, eğer kaybeden taraf (çoğunlukla alan adı sahibi) karara itiraz etmek isterse yetkili bir mahkemede dava açıp ihtiyati tedbir kararı alabilir.. UÇHS’ye 10 gün içinde bir mahkeme tedbiri sunulmazsa, 10 günün bitiminde hakem kararı TRABİS tarafından derhal yerine getirilir. Yani kararda alan adının iptali öngörülmüşse iptal edilir; devri öngörülmüşse şikâyetçiye transfer edilir. UÇHS ve ilgili kayıt kuruluşu, kararın uygulandığını taraflara bildirir. Buna karşılık, eğer 10 günlük süre dolmadan bir mahkemeden alan adının transferini durduran bir tedbir kararı getirilirse, hakem kararı uygulanmaz; uyuşmazlık çözüm mekanizması süreci o noktada sonlanır ve iş artık yargıya intikal etmiş olur. Mahkeme sonucunda verilecek nihai karara göre alan adının akıbeti belirlenir ve TRABİS o kararı uygular. Özetle, hakem kararları mahkeme kararı yoksa bağlayıcıdır ve aynen uygulanır.
Sürecin tamamı incelendiğinde, şikâyetten kararın uygulanmasına dek ortalama 1-2 ay içinde uyuşmazlığın çözüme kavuştuğu görülmektedir Nitekim uygulamada çoğu uyuşmazlık 3-4 hafta gibi kısa bir sürede sonuçlanmaktadır.
V. Esasa İlişkin Düzenlemeler
Türkiye’deki “.tr” alan adı uyuşmazlık çözüm sistemi, küresel düzeyde ICANN tarafından geliştirilmiş olan UDRP politikası ile büyük benzerlikler taşımaktadır.
Yönetmelik’in “Uyuşmazlık çözüm mekanizmasına başvuru” başlıklı 27. maddesine göre “(1) Uyuşmazlık çözüm mekanizmasına başvuru için;
İhtilaf konusu alan adının, sahip olunan ya da ticarette kullanılan marka, ticaret unvanı, işletme adı ya da diğer tanıtıcı işaretlerle benzer ya da aynı olması ve
Alan adını tahsis ettiren tarafın bu alan adı ile ilgili yasal bir hakkı ya da bağlantısının olmaması ve
Bu alan adının alan adı sahibi tarafından kötü niyetle tahsis ettirilmesi veya kullanılması
gerekmektedir.
(2) Bu maddenin birinci fıkrasında yer alan üç şartın birlikte sağlandığını iddia eden şikâyetçi, uyuşmazlığın çözümü için UÇHS’lerden birini tercih ederek başvurusunu yapar. Şikâyetçi başvuruda bulunduğu UÇHS’nin kendisine kesin bir karar bildirmesine kadar aynı hususta başka bir UÇHS’ye başvuruda bulunamaz.”
İlk şart, şikâyetçinin sahip olduğu ya da ticarette kullandığı marka, ticaret unvanı, işletme adı veya benzeri bir tanıtıcı işaret ile uyuşmazlığa konu alan adının aynı ya da benzer olmasıdır. Şikâyetçi, öncelikle böyle bir hakka sahip olduğunu ve alan adının bu hakla aynı veya karıştırılma ihtimali yaratacak derecede benzer olduğunu ortaya koymalıdır. Bu şart, genellikle karşılanması en kolay kriter kabul edilir; zira çoğu durumda alan adının ilgili markayı aynen içermesi veya markanın ayırt edici bir bölümünü barındırması yeterli görülür. Örneğin UDRP kapsamında sık atıf yapılan Magnum Piering kararında, “bir alan adı şikâyet edenin tescilli markasını tamamen içeriyorsa, ayniyet veya iltibas düzeyinde benzerlik ortaya koymaya yeterlidir” denilmiştir. Benzer şekilde, .tr alan adı uyuşmazlıklarında da hakemler, alan adının şikâyetçi markasını bütünüyle ya da esas öğesini içerdiği durumlarda ilk şartın sağlandığını kabul etmektedir. Nitekim TOBB UYUM’un 2024 tarihli stabauer.com.tr kararında panel, alan adının marka ile benzerliği konusunda UDRP’deki içtihatlara paralel bir değerlendirme yapmıştır.
İkinci şart, alan adını tahsis ettiren (şikâyet edilen) tarafın o alan adına ilişkin herhangi bir hakkının veya meşru menfaatinin olmamasıdır. Uyuşmazlık çözümünde bu hususun ispatı kural olarak şikâyetçiye düşer; ancak “menfi bir durumu kanıtlamak” güç olduğu için uygulamada bir prima facie (ilk bakışta) ispat yeterli görülür. Şikâyetçi, karşı tarafın alan adı üzerinde hiçbir hak veya meşru çıkarı olmadığını ilk bakışta gösterdiğinde, ispat yükü şikâyet edilene geçer. Bu durumda şikâyet edilen, alan adıyla ilgili bir hakkı veya meşru menfaati bulunduğunu ortaya koyamazsa ikinci şart sağlanmış kabul edilecektir.
Üçüncü ve son şart, alan adının şikâyet edilen tarafından kötü niyetle tescil ettirilmiş olması veya kötü niyetle kullanılıyor olmasıdır. Bu unsur, şikâyetçinin başarılı olabilmesi için kötü niyet olgusunun varlığını göstermesini gerektirir. ICANN UDRP politikasında, kötü niyet unsuru hem tescil anında hem de kullanımda aranırken, Türk hukukundaki yönetmelikte lafzen “kötü niyetle tescil veya kullanım” ifadesi yer almaktadır. Yani Türk uyuşmazlık çözüm sisteminde, alan adının kötü niyetle tahsis edilmiş olması ya da kötü niyetle kullanılıyor olması tek başına yeterli sayılmaktadır. Bu küçük fark, uygulamada önemli sonuçlar doğurabilir; örneğin alan adı henüz kullanılmıyor olsa bile kötü niyetle kayıt ettirildiği ispatlanırsa, UDRP’deki gibi aktif kullanım şartı aranmaksızın şikâyetçi lehine karar verilebilecektir.
Sonuç olarak, şikâyetçi her üç şartın da mevcut olduğunu ispat etmekle yükümlüdür. Uyuşmazlık çözüm hizmet sağlayıcıları nezdindeki kararlar incelendiğinde, hakem heyetlerinin bu üç kriteri hem doktrindeki görüşler ışığında hem de UDRP/WIPO içtihatlarından örneklerle yorumladığı görülmektedir. Dolayısıyla hazırlayacağınız metinde de hem doktrinel değerlendirmelere yer vermeniz hem de önemli uyuşmazlık kararlarından (UDRP veya .tr UÇHS kararları) örnekler sunmanız en isabetli yaklaşım olacaktır.
Bir not: Uygulamada, internet alan adı hizmeti sağlayan platformlardan, alan adlarının ticari bir faaliyet olarak satılmak amacıyla alındığı veya tahsis edildiği sıklıkla görülmektedir. Alan adının, yüksek bir bedelle satmak veya devretmek amacıyla tescil ettirilmesi; özellikle şikâyetçi veya onun rakiplerine, belgelenmiş masraf ve yatırım maliyetini aşan tutarlar karşılığında satışının hedeflenmesi hâlinde, kötü niyet kabul edilir.
Bu yazıda yer alan görüşler yalnızca yazarın kişisel değerlendirmeleridir; herhangi bir kurum veya kuruluşun resmi görüşünü yansıtmaz. Hukuki tavsiye niteliği taşımamaktadır.
📧 Kurumsal: oguzhan.karli@arbitrationblog.org 📧 Kişisel: ogukarli@gmail.com
Comments