Türk İcadı Bir Kurum: 180 Günde MED-ARB
- arbitrationblog
- Sep 30
- 3 min read

Arabuluculuk - tahkim, ya da bilinen adıyla Med-Arb, Türkiye’nin dünyaya sunduğu özgün bir hukuk modeli. Bu sistemde süreç tek bir başvuru ile başlar ve ortalama 180 gün içinde bağlayıcı bir hakem kararıyla tamamlanır. Bu salt bir prosedür değil; bir hukuk vizyonu, ekonomik reform ve güven inşası aracıdır çünkü çağımızda kalkınmanın en güçlü temeli, ‘hızlı ve bağlayıcı adalet’tir.
2024’ün ilk altı ayında, Türkiye’de 271 bini aşkın kişi, adliyeye uğramadan, arabuluculuk yoluyla uyuşmazlığını çözüme kavuşturmuştur. Bu rakam sadece adalet sisteminin üzerindeki yükü hafifletmekle kalmamış; aynı zamanda uzlaşmacı, hızlı ve ekonomik çözüm yollarının toplumsal kabul gördüğünün de kanıtı olmuştur. Ancak her anlaşmazlık dostane biçimde çözülemeyebilir. Dolayısıyla, taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığı takdirde süreç genellikle yeniden mahkeme kapılarına yönelir.
İşte bu noktada Türkiye’nin dünyaya sunduğu özgün bir hukuk modeli devreye girmekte: Arabuluculuk - tahkim, ya da bilinen adıyla Med-Arb. Bu salt bir prosedür değil; bir hukuk vizyonu, ekonomik reform ve güven inşası aracıdır çünkü çağımızda kalkınmanın en güçlü temeli, “hızlı ve bağlayıcı adalet”tir.
Türk hukukçularının küresel katkısı
Med-Arb, tarafların öncelikle arabuluculuk yoluyla çözüm aradığı, bu mümkün olmazsa tahkime geçilerek bağlayıcı karara ulaşıldığı entegre bir modeldir. Bu sistemde süreç tek bir başvuru ile başlar ve ortalama 180 gün içinde bağlayıcı bir hakem kararıyla tamamlanır. Uyuşmazlıklar yeni bir heyete, yeni bir başvuruya, yeniden dilekçelere gerek kalmadan çözüme kavuşturulur.
Arabuluculuğun esnekliğini tahkimin kesinliğiyle birleştiren bu yaklaşım, sadece yargılama sürelerini kısaltmakla kalmaz, aynı zamanda taraflara hem dostane bir çözüm fırsatı hem de nihai bağlayıcılık güvencesi sunar.
Dünyada birçok ülke tahkim ve arabuluculuk kurumlarını ayrı ayrı işletirken, Türkiye bu iki yöntemi birleştirerek tekil ve yenilikçi bir model sunan ilk ülke olmuştur. Bu modelin temelleri, İstanbul Tahkim Merkezi (ISTAC) Başkanı Prof. Dr. Ziya Akıncı’nın liderliğinde 2019 yılında atılmış olup, ISTAC Med-Arb Kuralları, dünya genelinde ilk kez kurumsal olarak düzenlenmiş ve Doç. Dr. Berk Demirkol katkı ve çalışmalarıyla uygulamaya konulmuştur.
Doç. Demirkol ile birlikte “Türkiye’de Med-Arb: Yapısı, Mevzuatı ve Uygulaması” adlı karşılaştırmalı eseri kaleme almış bulunmaktayız. On İki Levha Yayıncılık’tan çıkan kitap salt hukukçular değil, şirketler, odalar, iş insanları ve yabancı yatırımcılar için de önemli bir kaynak niteliğindedir. İş dünyası örgütlerine, üniversitelere, barolara ve kamu kurumlarına eserimizi ulaştırmış bulunmaktayız. TÜSİAD, TOBB, MÜSİAD gibi paydaşlara da bizzat ilettiğimiz bu modelin, Türkiye’de adalete erişimi hızlandıracağına, yargının etkinliğini artıracağına ve doğrudan yabancı yatırım için öngörülebilirlik sağlayacağına inanmaktayız. Bu vesileyle bir kez daha, Türkiye’nin hukuk vizyonuna katkı sunan Prof. Dr. Ziya Akıncı hocamız ve ISTAC kurumuna teşekkür etmek gerekir.
Londra (LCIA), Paris (ICC), Singapur (SIAC) ve New York (AAA/ICDR) gibi merkezler, uluslararası tahkimin klasik temsilcileridir. Ancak bu merkezlerin hiçbirinde Med-Arb benzeri entegre bir model, İSTAC kadar kurumsal bir çerçeveye oturtulmuş değildir.
Singapur Arabuluculuk Konvansiyonu sulh anlaşmalarının icrasını kolaylaştırmıştır; fakat Med-Arb sistematiği kurallı olarak dizayn edilmemiştir. Kanada ADRIC ve Yeni Zelanda NZDRC gibi kurumlar hâlâ Med-Arb sistemini deneme aşamasındayken, İSTAC bu modeli çoktan uygulamaya geçirmiş, hem ulusal hem uluslararası uyuşmazlıklarda fiilen uygulanabilir hale getirmiştir.
Bu çerçevede Türkiye, yalnızca bir tahkim ülkesi değil; dünyaya kural ihraç eden, model öneren, küresel hukuk literatürüne katkı sunan bir merkez haline gelmiştir.
İş dünyası ve hukukçulara açık çağrı
Med-Arb, ticari hayatta zaman, gizlilik ve uzmanlık bakımından ciddi avantajlar sağlamaktadır. Öncelikle süreç ortalama 6 ayda bağlayıcı bir karara ulaşır. Hem arabuluculuk hem tahkim gizli yürütülür, böylece ticari sırlar korunur. Hakemler, sektörel uzmanlık sahibi kişiler arasından seçildiği için teknik dosyalar nitelikli değerlendirilir. Uzlaşma olmazsa süreç tahkime otomatik geçer; zaman kaybı ve maliyet artışı yaşanmaz.
Uluslararası yatırımcılar açısından ise Med-Arb, öngörülebilirlik ve etkinlik sunan, yerli bir çözüm platformudur. Türkiye’nin ekonomik büyüme stratejisine katkı sağlayacak en önemli hukuk reformlarından biridir.
Her ticari sözleşme bir ortaklık kadar, bir ihtilafın da potansiyelidir. Bu nedenle şirketlerin ve hukukçuların sözleşmelere ISTAC Med-Arb klozunu eklemesi artık bir tercih değil, bir gerekliliktir. Bu kloz yalnızca ihtilaf sonrası çözüm garantisi değil; aynı zamanda stratejik bir risk yönetimi aracı, öngörülebilirlik sağlayan bir sigortadır.
İş dünyası artık tahkim ve arabuluculuk süreçlerine yabancı değil. Bu bilinç Med-Arb ile yeni bir seviyeye çıkmalı. Hukukçuların müvekkillerine bu fırsatı aktarması, adalet sistemine katkının da ötesinde, iş güvenliğine hizmet edecektir.
Med-Arb, sadece bir yöntem değil; yeni bir hukuk kültürünün adı, Türkiye’nin küresel hukuk sahnesindeki yeni rolüdür. Bu modelle Türkiye, adaleti hızlandırıyor, yargının etkinliğini artırıyor, yatırımcının güvenini kazanıyor ve dünyaya kendi hukuk ürününü sunuyor. Yolun sonunda hedefimiz nettir: Uzlaşamayanlar için bile, 6 ayda kesin karar. Türkiye bu vaadi gerçekleştirecek bilgiye, kuruma ve iradeye sahiptir.
Yazar Hakkında:
Dr. Aküzüm, Alfa Arabuluculuk A.Ş. kurucusu, İstanbul Barosu Tahkim Merkezi Üyesi ve Türkiye’de tahkim uygulamalarını yaygınlaştırmayı hedefleyen İstanbul Tahkim Merkezi (ISTAC)’ın kardeş kuruluşu İstanbul Tahkim Derneği’nin başkan yardımcısıdır. Birçok sivil toplum ve iş dünyası kuruluşunda muhtelif görevler üstlenen Aküzüm, 12 yıl Galatasaray Spor Kulübü ve bağlı ortaklıklarında yönetim kurulu üyeliği ve değişik görevler üstlenmiştir.
Akademik hayatında Bilgi Üniversitesi MYO Bankacılık, Finans ve Sigortacılık bölüm başkanlığı, Gedik Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanlığı görevlerini ifa etmiştir. Halen Gedik Üniversitesi Hukuk Fakültesi dekan yardımcısı ve İdare Hukuku Ana Bilim Dalı’nda öğretim üyesidir. Dr. Aküzüm, beş kitap ve çok sayıda akademik makale yayınlamış, ulusal ve uluslararası akademik sempozyumlarda bildiriler sunmuştur.




Comments